İzmir Efes Antik Kentinde Gezilebilecek Diğer Alanlar
Artemis Tapınağı: Yine sözümüz mermerden
geçecek. Dünyanın 7 Harikası’ndan biri olan tapınağın tamamı mermerden inşa
edilmiş olup, antik çağın mermerden inşa edilen ilk tapınağı olma özelliğini
kazanmıştır. Yapımının başlangıcının M.Ö. 7.yy lara dayandığı bilinmektedir.
M.Ö. 550 yıllarında yapımı tamamlanmıştır.
Tapınak, Bereket Tanrıçası Artemis’e atfedilerek Lidya kralı Croesus
tarafından yaptırılmıştır. Diana Tapınağı olarakta bilinmektedir. Efesli
Artemis’in, Efesya, bir Anadolu
tanrıçası olarak Kibele Kültüne ait olduğu sanılır. Yunan bir mimar tarafından tasarlanarak,
dönemin en büyük ve önde gelen heykeltıraşları tarafından oluşturulmuştur. Yapı
usta heykeltıraşların elinden çıkan bronz heykellerle süslendirilmiştir. Her
biri 18 metre yükseklikte olan 127 kolondan oluşacak şekilde tasarlanan tapınak
tam manasıyla harika bir görünüm sağlamaktaydı. Zamanında görsel manada bir
doygunluk sağladığı bilinen tapınak bugün çoğunlukla tahrip olmuş durumdadır. Yalnızca
temel kalıntıları kalmış olan tapınak, araştırmacı J.T.Wood tarafından
keşfedildikten sonra bazı eser kalıntıları British Museum’a götürülmüştür. Diğer
Artemis (Ana Tanrıça) Tapınakları gibi bu tapınağında ön cephesi batı yönüne
bakar. Tapınak esasen hem pazaryeri, hem de bir dini müessese olarak
kullanılıyormuş.
![]() |
Artemis Tapınağı |
Tapınağın bugünlere ulaşamaması hazin olsa da nedenini söylemekte fayda
vardır. Tapınak M.Ö. 356’da Herostratus adında bir Yunanlı tarafından yakılarak
kendi adının ölümsüzlüğünü isteyerek muhteşem bir yapının büyük kısmının yok
olmasına neden olmuştur. Aynı gece ise
yıllarda ünü nice yerlere ulaşacak olan Büyük İskender dünyaya gelmiştir.
Anadolu’yu fethettiği zaman Büyük İskender Artemis Tapınağı’nın yeniden
yapılması için yardım teklif etmiş olsa da teklifi ilgili makamlarca reddedilmiş.
Bizlere de tahmini çizimleri ve İstanbul’da ki minyatür tasviri kalmıştır. Tapınak alanında ise günümüze ulaşan yalnızca
birkaç mermer blok kalıntısıdır.
Meryem Ana Evi ve Kilisesi: İzmir- Selçuk’ ta bulunan Bülbüldağı’nda
Meryem’in oğlu Hz. İsa’nın ölümünden sonra son yıllarını burada St. Jean ile
birlikte geçirdiğine inanılan kilisedir. Kilise Efes’e 6 km. uzaklıkta yer
almaktadır. Kilisenin bulunduğu alana tırmanırken Efes’in eşsiz ve antik
güzelliği gözler önünde sergilenmektedir. Giriş ücretleri Selçuk Belediyesi’ne
ait olup, yerli turistler için 5TL, yabancı turistler için ise 20TL olarak
belirlenmiştir.
![]() |
Meryem Ana Evi |
Meryem’in mezarının burada olduğu
bazı kimselerce inanılmaktadır. Papa 23. Johannes tarafından hac mekanı olarak
ilan edilmiştir. Hıristiyanlar için hac yeri olan kilise yılda binlerce
Hristiyan inanç insanını kendine çekmektedir.
Aynı zamanda İslamiyet içinde önemli olan Hz.İsa ve annesi Meryem içinde
Müslümanlarca ziyaret edilmektedir. Kilisenin yanında bulunan şapel papalar
tarafından ziyaret edilmiştir. Kiliseye bağış yapmak isteyenler burada
bağışlarını gerçekleştiriyorlar, ibadetlerini yaparak ruhsal bir yolculuğa
çıkıyorlar. İsteyen kişiler mum alarak şapelin çıkışında yer alan bölümde
dualar ederek mistik yolculuklarına iç ve dış mekanlarda devam ederler. Şapel
yakınında mumların dikildiği alanın karşısında ise nispeten küçük şekilde
Meryem’in heykeli ve O’na övgü duası yazılmış metinler mevcut. Kilise’nin
mistik ortamında evlenmek isteyenler için bir alan bulunmaktadır. Az ilerinde
duvarda taşlara oyulan alanlara yerleştirilmiş olan üç çeşme beliriyor. Meryem
Ana Kaynak Suyu olarak tanımlanan çeşmelerden gelen turistlerin şişelerine su
doldurup şifa bulmayı diliyorlar. Çeşmelerin duvar hizasında ise Dilek Duvarı
uzanmakta, buraya gelenler dileklerini peçete, kağıtlara yazarak asmakta ve
dualar etmektedirler.
Yedi Uyuyanlar(Ashab-ı
Kehf): Bizans
döneminde yaşayan 7 gencin adı, İslam kaynaklarında Ashab-ı Kehf yani Mağara
Arkadaşları olarak geçerler. Bizans döneminde görebilecekleri zulümlerden
kaçarak bir mağaraya gelirler. Mağaralar Panayır Dağlarında bulunur. Yapılan
kazılar neticesinde mağaranın üzerinde yine mağarada ki gibi derin sessizliğe
bürünmüş bir kilise mevcuttur.
![]() |
Yedi Uyuyanlar |
Başta altı kişi olan gençler yolda karşılaştıkları bir çobanında kendilerine katılmaları ile yedi kişi olurlar. Bilinen bir diğer bilgi ise çobanın Allah tarafından konuşma özelliği bahşedilen Kıtmir isimli köpeğidir. Köpek onlar için yol gösterici bir taşımakta ve onların güvenli şekilde mağaraya ulaşmalarını sağlamıştır. Kaçtıklarını öğrenen imparator onları saklandıkları mağarada buldurur ve mağaranın girişlerinin kapatılması emreder. Ve gençler 300 yıl süren derin bir uykuya dalmışlardır. Hikayeye göre uyandıklarında yalnızca 1gün uyuduklarını sanacaklardır. Ancak içlerinden birinin beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için şehire dönmesiyle aradan neredeyse yarım asır geçtiğini anlayacaklar ve hikayeleri dilden dile yayılacaktır. Yedi Uyurlar mağara alanında taş evler, taş lahitleri su kemerleri, mezar alanları, bir kilise bulunmaktadır.
İsabey Cami: Ayasuluk Tepesinde Antik Efes’in zirvesine
konumlanmış cami muhteşem avlusu ve yer ile görülmeye değecek diğer
mekanlardandır. Artemis Tapınağı ile St.Jean Kilisesi arasında yer alan camii
Aydınoğulları İsa Bey tarafından 1375 yılında yaptırılmıştır. Camide İsa Bey’in büstü de yer alır. Artemis Tapınağı ile Saint Jean Kilisesi arasında yer
alan cami Türk-İslam mimarisi açısından oldukça önemli ve dikkat çekici
güzelliktedir. Çinilerle süslü hoş bir mekan oluşturan cami 19yy. da
kervansaray olarakta kullanılmıştır. İlk revaklı avlu özelliği ile de bilinen
caminin avludaki sütunları günümüze dek ulaşmıştır.
![]() |
İsabey Camii |
İsabey Hamamı : Hamam İsa Bey Camisi ile
birlikte Ayasuluk Tepesinde yapılmıştır. Klasik Türk hamamı özelliklerini taşıyarak
soğukluk, ılıklık, sıcaklık alanları bulunmakadır. Bugün ziyaret edilecek
durumda olan hamam kubbeli çatılarıyla görsel bir bütünlük sağlar.
St.Jean
Bazilikası: Hz. İsa’nın 12 havarisinden biridir St. Jean yani Aziz
Yuhanna. Ölümünden sonra Ayasuluk Tepesine gömülen azizin mezarı üzerine 4. Yy
da bir kilise inşa ettirilir. Dönemin mimarisini başarıyla yansıtan bu görsel
mekan aynı zaman da Hristiyan inancı içinde kutsal sayılmaktadır. Yapıldığı
dönemde çok çarpıcı ve büyük mekan olarak görülen yapı dönem insanları hayrete
düşürecek mimariye sahipti. Hz. İsa annesini çarmıha gerilmeden önce havarisi
St. Jean’a emanet etmiştir. St. Jean Hz. İsa’nın çarmıha gerilişinden sonra
İsa’nın annesi Meryem’i Kudüs’ten kaçırarak buraya getirmiştir. St.Jean’la
burada bulunan Meryem’in 101 yaşına dek burada kaldığı ve yine burada öldüğü,
kimsenin bilmediği bir yere St.Jean tarafından gömüldüğüne inanılır. Bu önemi
nedeni ile papalık tarafından kutsal mekan ilan edilen yer haç planlı olarak,
altı kubbeli şekilde tasarlanmıştır. Burada 15 Ağustos sonra ilk Pazar günü
ayin yapmaya gelenler hacı olurlar. Bu yapıda bir hazine odası ve vaftizhane de
bulunmaktadır.
![]() |
St. Jean Bazilikası |
St.
Jean Kalesi: Efes’te ki en büyük kiliselerden olan St.Jean
Kilisesi’nin kuzeyinde Ayasuluk Tepesinde en yüksek yerde bulunur. Bu tepede
kalenin bulunduğu alanın ilk yerleşim yeri olduğu kanıtlanmıştır. Bugün tepede
görülen surlar Bizans, Aydınoğulları ve Osmanlı dönemlerine aittir. Taş ve
tuğlalarla örülmüş kale ilk şehir yerleşmesini koruyacak niteliklere sahipti.
İç kalenin girişi doğu ve batı kısımlardaki kapılardan sağlanırdı. Bu kapılar
doğruca dışarıya açılır. Kale içerisinde bugün St.Jean Kilisesi olarak
bildiğimiz bir kilise kalıntısı ve hemen yanında kale hamamı olarak nitelenen
kilise devamlılığını sağlayan bir
hamam ve cami bulunur. İçerideki bu kilise Aydınoğulları döneminde bir kısım
eklemeler yapılarak sarnıç haline getirilmiş ve bu amaçla kullanılmaya da
başlanmıştır.
![]() |
St. Jean Kalesi |
Ayasuluk
Tepesi: İzmir’in Selçuk ilçesinde
bulunan bir höyüktür. Şehir insanları M.S. 7.yy dan sonra bu tepeye
taşınmıştır. Tepe’nin restorasyon
çalışmaları halen devam etmektedir. Üzerinde bir iç kale bulunan tepede kilise,
hamam, cami kalıntıları bir arada bulunur. Kale kökü, taş yollar, merdiven gün
yüzüne çıkarılan eserlerdendir. Kale
surları halen ayakta durup, surların, kale kapılarını restorasyon çalışmaları
eski devirlere kadar dayanır. Efeslilerin ve Türklerin bir arada yaşadığı bu
muazzam antik alan güzel bir açık hava müzesi niteliği taşır. Buradaki kazılar
günümüzde Pamukkale Üniversitesi ve Selçuk Belediyesi katkıları ile
sürdürülmektedir.
Su
Kemerleri: Su medeniyetlerin doğması ve gelişmesinde en önemli katkıları
sağlar. Ticarei gelişimini de yine sudan
ve limanından sağlayan bu kenti su bakımından doygun hale getirmekte oldukça
önemlidir. Döneminin ve çevre kentlerinin nüfusu düşünüldüğünde bu su ihtiyacı
Efes’te daha ön planda olan bir durum haline gelmiştir. Su kemerleri antik
kentte daha çok Bizans dönemine aittir. Ayasuluk Tepesine doğu yönden gelen
Bizans Su Yolu kalıntıları rahatça görülebilir. Restore edilen kemerler
Selçuk’ta leyleklerin barınma ve üreme mekanları haline gelmiştir. Önemli bir
su kemeri de Agustus Döneminde yapılan Pollio Su Kemeri’dir. Bazı İon dönemi
kemer kalıntıları Selçuk Efes Müzesinde Büyük Avlu Bölümü’nde sergilenmektedir.
Antik kentte görülebilecek diğer su kemerleri ise şu şekilde sıralanabilir;
Aristion Su Kemeri, Değirmendere Su Kemeri (Selçuk-Kuşadası arasında), Şirince
Su Kemeri, Sultaniye Su Kemeri, Lysimaksos Su Kemeri.
Şirince Köyü: Köy Selçuk’a 7 km uzaklıkta, Efes Antik Kente 12 km uzaklıkta, korunaklı
bir doğa harikası olarak yaşamaya devam eder. Maya takvimine göre 2012
de kopacağı düşünülen kıyametin buraya uğramayacağı inancıyla bu dönemde
oldukça turist çeke doğal bir cennettir. Konaklama imkanı gelişmiş olan bu
güzel köyü ilk fırsatta görmenizi isteriz. Görsel kültürel hazlarla dolu bu
mekan balayı çiftleri içinde keyifli bir seyahate neden olacaktır. Doğa
yürüyüşler, çeşitli kültürel aktiviteleri gerçekleştirebileceğiniz imkanlar bir
aradadır. Köyde meşhur olan bir diğer özellikte Şirince şaraplarıdır. Burada
şarapların nasıl üretildiğine yakından bakabilir ve ikramların tadını
çıkarabilirsiniz. Aynı zamanda Selçuk’a 15 dakika uzaklıkta olan Çamlık Buharlı
Tren Müzesi’ne sahiptir. Burada sergilenenleri görmek, doğasını ve havasını
solumak sizlere de iyi gelecektir. Yöresel lezzetler, yöre halkının emektar
ellerinden çıkmış eserler, yemyeşil alanları, bağ ve bahçeleri, evlerin mimari
dokusu, yollarındaki taşlarla bile gerçekten de kıyametin uğramamasını
isteyeceğiniz bir mekan…
![]() |
Şirince Köyü |
Sütni
Mağarası: Selçuk’tan giderken Şirince Köyü yolu üzerinde sarp vadi
yamacındaki kayalıklarda yer alan ve meraklılarını bekleyen mağara girişte iki
odacıktan oluşur. Duvarları çeşitli fresklerle bezeli olup ilk olarak 1977
yılında yapılan bir çalışma ile keşfedilmiştir. Mağaraya tamamen adım atılması
ise 1982 yılındadır. Bu yılda mağarada birde kaya mezarları bulunmuştur. Uzun
yıllar kullanılan mağara farklı inanışları da zaman içerisinde beraberinde
getirmiştir. İlçenin önemli bir
mağaraları içerisinde sayılan mağaranın iç kısımlarında sarkıt ve dikitler
mevcuttur. Bu sarkıt ve dikitlerden akan beyaz suyun faydalı olduğu, doğumdan sonra
sütü gelmeyen anneler içi şifalı olduğuna inanılır. Bu şifa kaynağına
ulaşamayanlar içinse buradan alınan mermerler kadınların göğüslerine sürülerek
dertlerine çare olması beklenmektedir.
Kuş Gözlem Alanı: Küçük Menderes’in Pamucak
kıyılarında denize döküldüğü kısımda oluşan bataklık içerisinde otuz, kırk
çeşitte kuş türü ve memeli hayvan yaşamaktadır. Göçmen kuşlar için daha çok
konaklama ve barınma amacı ile kullanılır.
Kuş türleri arasında çeşitli ördek türleri, pelikan, dalgıç, çulluk,
kınalı keklikler bulunur. Sahanın tamamı 1.Derece doğal sit alanıdır. 2006
yılında bakanlı tarafından Yaban Hayatı Geliştirme Sahası olarak tescil
edilmiştir. Burada yabani hayvanlardan çakallar, yabani domuz gibi türler
belirgindir.
Belevi
Mozalesi: Belevi beldesinde bulunan anıt Halikarnas Mozalesi’nin
ardından Anadolu’nun en büyük ve en yüksek mezar anıtıdır. Selçuk’ 13 km
uzaklıkta bulunur. Anıtın toplan yüksekliği 23metredir. Helenistik Dönem de
yapıldığı bilinir. M.Ö. 246 yılında Efes’te öle Kral Antiokhos’ un mezarı
olduğu sanılmaktadır. İçerisinde bir odadan çıkarılan lahit Selçuk Efes
Müzesi’nde sergilenmektedir.
![]() |
Belevi Mozalesi |
efes artemis tapınağı fotosu değildir.sart artemis fotosu.
YanıtlaSil